Yerli silah üreticilerinden Sarsılmaz Silah Sanayi, son eser ve sistemlerini SAHA EXPO’da ziyaretçilerle buluşturdu.
“KULE, SİLAH VE MÜHİMMAT BİRLEŞKESİNİN GÜCÜ”
Sarsılmaz’ın küme şirketlerinden BEST Defence tarafından üretilen, BEST Defence 25 mm UKSS (uzaktan komutalı silah sistemleri) hakkında konuşan Sarsılmaz Genel Müdür Yardımcısı Öner Özyılmaz, “Bu silah sistemi, kule, silah ve mühimmat birleşkesinin gücü hem bizleri teknolojik olarak güçlendiriyor. Hem de ülkemize ihracat olarak geri dönüyor. Son kullanıcı mühimmatla bir arada tüm sistemi satın almak istiyor. Biz bünyemizdeki BPS şirketimizle esasen hafif silahların bütün mühimmatlarını üretiyoruz. 46 çeşit mühimmat üretiyoruz. Bu yatırımlarımızla yeni silahlarımızın da mühimmatlarını bu şirkette üretmeyi hedefliyoruz.” halinde konuştu.
“TÜRKİYE’NİN BİRİNCİ SİLAHLI ROBOTU”
SARBOT‘un da teknolojik vizyonlarının öncü eseri olduğunu tabir eden Özyılmaz, eserin “Türkiye’nin birinci silahlı robotu” olduğunu söyledi.
Özyılmaz, SARBOT’un geliştirilmesine gece gündüz demeden devam edildiğini lisana getirerek, “İletişim protokolleri, yazılım algoritmaları, bütün mekanik orta yüzü ve üzerine monte ettiğimiz silah sistemleri… Hepsi bizim yerli eserimiz, ülkemizin eseri, kendi mühendislerimizin gücü. Bu teknolojilere sahip olarak, geliştirmeye devam ediyoruz. Bu bir adım. Bu teknolojiler ülkemize güç kazandırıyor.” sözlerini kullandı.
SAR-7/24’ÜN ÇELİĞİNE DİKKAT ÇEKTİ
Tanıtılan bir öteki eser ise vazife tabancası SAR-7/24. Klasik bir eser olduğuna dikkat çeken Özyılmaz, bu tabancanın, çeliğin mühendislikle nasıl yoğrulduğunu gösterdiğini vurguladı.
“DEVLETİMİZ ÇOK DESTEKLEDİ”
Türkiye’nin son 20 yıldır Türkiye’nin savunma sanayiindeki gelişimine vurgu yapan Özyılmaz milliyet.com.tr’ye yaptığı açıklamada, ‘Aslında bugünlerin öngörüsüyle üreticiyi, endüstriyi devletimiz çok destekledi. Münasebetiyle bugün yurt dışına bağımlı olmadan bütün eserlerimizin üzerindeki materyalden başlayarak mühendisliğini, teknolojisini, bilimini, her şeyini bilerek bu eserleri üretiyoruz. Bu da zincirin baklaları üzere.’ dedi.
“ZİNCİRİ TAMAMLIYORUZ”
Özyılmaz kelamlarını şöyle sürdürdü; Silahını bilmek, servo motorunu bilmek, yazılımını bilmek, mühimmatını bilmek, balistik tesirini bilmek… Bilgi ağını birleştirdiğiniz vakit, bu zinciri tamamladığınız vakit bu eserler ortaya çıkıyor. Bu da farklı mühendislik, farklı teknolojileri bir ortaya getirmek demek… Biz bu çatıyı kurduğumuzu düşünüyoruz.
Çünkü BPS’de (Balıkesir Patlayıcı Unsurlar San. ve Tic. A.Ş) mühimmat üretiyoruz, Sarsılmaz-TR Mekatronik’te silah üretiyoruz, dayanak kuleleri üretiyoruz ve bu zinciri tamamlıyoruz. Büyük bir güç. Adım adım erişilebilen bir güç.
“TÜRKİYE’NİN BU BÖLÜMDEKİ GÜCÜ KATLANARAK DAHA ÇOK ORTAYA ÇIKACAK”
20 senede devletimizin takviyeleriyle, bizim de yenilikçi ve birincileri yapan firma olma vizyonumuzla bugünlere geldik. Bunun gelecek vizyonu da aslında ‘insansız silah sistemleri.’ Ülkemiz insansız silah sistemlerinde, havacılıkta âlâ bir pozisyona geldi.
Ama kara platformlarında -karadan havaya sistemlerde- şimdi açığı kapatıyoruz. SARBOT 4 bacaklı robot türevi ve bu robotun üzerinde gördüğünüz bütün yazılımlar, elektroniklerin içeriğindeki bütün mekanikler bize ilişkin. Teknolojisi bize ilişkin. Kamerayı şimdi yurt dışından alabiliyor olabiliriz lakin onun ehemmiyet düzeyini derecelendirirseniz yerlilik yüzdesi içinde çok büyük bir kıymet arz etmiyor.
Genç takımlarımız Bilkent’te, İTÜ Teknokent’te bu sistemlerin hiç kimsenin görünen yüzü olmadan yazılımlarını geliştirmeye devam ediyorlar. Bu bir gelecek vizyonu. Birebir vizyon kulelerin insansız savaş konseptlerine çalışması üzerine de çalışıyor. Münasebetiyle bunların çıktıları önümüzdeki 5 yılda, 10 yılda tahminen yarın alana çıkacak. Ancak Türkiye’nin bu daldaki gücü katlanarak o günlerde daha çok ortaya çıkacak. 20 yılda geldiğimiz yol ve önümüzdeki 10 yılda gideceğimiz yol ortasında büyük bir ivme farkı var. Bu bir kartopu üzere katlanarak büyüyor. Bunu daima birlikte göreceğiz inşallah.