İlkadım ilçesi Zeytinlik Mahallesi Kalfa Sokak’ta 2000 yılının haziran ayında Sinem Özdemir, meskeninin önünde oynarken kayboldu. Ayşe ve Mahmut Özdemir çifti, yıllarca kızlarından haber bekledi. Geçen vakit içerisinde rastgele bir ize rastlanılamadı. 2014 yılında devrin savcısı Vedat Soğukpınar Zeytinlik Mahallesi’nde cinsel kabahatlerden yargılanan, mahpus cezası alan, sabıkası bulunan şahısları tespit etti.
Belirlenen isimlerin hepsinin belgesi tek tek incelendi. 2008 yılında intihar eden Ahmet Demirci ismi üzerinde yoğunlaşıldı. Sinem’in konutuna çok yakın uzaklıkta oturan Demirci’nin 1995 yılında 2 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunup öldürdüğü argümanıyla gözaltına alınıp, kanıt yetersizliğinden beraat ettiği ortaya çıkınca, eşi söze çağrıldı. Eşinin verdiği söze nazaran o periyot Ahmet Demirci’nin mutfakta inşaat yaptırdığı ve mutfak tezgahını değiştirdiğini öğrendi. Bunun üzerine savcılık şu an boş olan ve kullanılmayan meskenin mutfağında hafriyat çalışması yaptı. Yapılan hafriyatta, bir şahsa ilişkin kafatası, diş ve kemik modülleri bulundu. Alınan kesimler İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemede konutta bulunan kemik modüllerinin 15 yaşlarında öteki bir kız çocuğuna ilişkin olduğunu saptadı.
‘ÖLMÜŞ OLSAYDI BİR YERDEN ÇIKARDI’
Samsun’un 24 yıldır çözülemeyen olayı olarak kayıtlardaki yerini alan Sinem Özdemir belgesi ile ilgili aile umudunu koruyor. Hala kızının bulunacağına inanan Mahmut Özdemir, “2000 yılının Haziran ayında cuma günü kızım kapının önüne çıkıp, çocuklarla oynuyor. 1 saat sonra eşim kapının önüne baktığında Sinem’i göremiyor. Her yere bakıyorlar ancak bulamıyorlar. 2000 yılından beri ne ölüsüne ne de dirisine rastlayamadık. Şu anda bununla ilgili hiçbir araştırma yapılmıyor. Evrak tahminen de raftan kalktı. Ben hala bu olayın Zeytinlik Mahallesi’nden çözülebileceğine inanıyorum. Bunu da emniyet, istihbaratlar çözecek. Ben 59 yaşımdayım, adımın Mahmut olduğunu biliyorsam, bu olayın Zeytinlik Mahallesi’nden çözüleceğini biliyorum. İnanç olmadan yaşanmaz. Yaşayıp yaşamadığını Allah bilir. Bu vakte kadar ölmüş olsaydı bir yerden çıkardı diye düşünüyoruz. Televizyon programlarına bakıyoruz 30 yılın 40 yılın üzerine aileler birbiriyle buluşuyor. Allah’ım inşallah bize o günleri gösterir” dedi.
Narin olayını izlerken yüreğinin cız ettiğini söyleyen Özdemir, “Bu kadar vicdansızlık olur mu? Bir hırsın yahut kinin varsa, bunun annesi var, babası var. Git hırsını ondan çıkar. Bizim 24 sene oldu hala bir ses yok. Herkesten yardım bekliyorum” diye konuştu.
