AKP’nin soyadı hakkını vermemek için diretmesine reaksiyon gösteren 29 Ekim Kadınları Derneği Başkanı Sarıhan, “Bu engel oluşun altında aslında bayanın hiçliği anlayışı yatıyor” dedi.
AKP, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “Kadının sadece kocasının soyadını kullanabilmesini” öngören Uygar Kanun kararını iptal etmesine rağmen bayanın evlendikten sonra bekarlık soyadını kullanma hakkını vermemek için yeni “çözüm” yolları arıyor. Yapılacak yeni düzenlemeyle, Uygar Kanun’daki mevcut kararın genel olarak korunacağı ve sadece “tanınmış kadınlar” için bir istisna getirileceği öne sürüldü. Buna nazaran; sanatkarlar, siyasetçiler ve toplum önünde bilinen şahıslar, “Bu soyadımla tanınıyorum” gerekçesiyle yalnızca kendi soyadlarını kullanabilecekler. Bu düzenlemenin münasebeti olarak ise bayanların ekseriyetle eşlerinin soyadını kullanmak istedikleri ve bu tercihin, çocukları ve aile birliğini önemsemelerinden kaynaklandığı tez edildi.
Cumhuriyet’ten Eylül Barut’un haberine nazaran; 29 Ekim Kadınları Derneği Başkanı Şenal Sarıhan, AYM kararında “açık bulmaya” çalışmanın her türlü hukuksuzluk olduğunun altını çizdi. Sarıhan, “İster parlamento yapsın, ister hüküket gerçekleştirsin, bu her türlü hukuksuz bir tavrı ortaya çıkarır. AYM’nin vermiş olduğu rastgele bir yargı kararı karşısında o kararı yok kararına getiren düzenlemelerin yapılması hukuksuzluktur, nerede olursa olsun hukuksuzluktur. Mevcut Türk hukuk sistemine ve bağlı olduğumuz memleketler arası mukavelelere de alışılmamış bir durumdur” dedi.
“Bu anlayışa nazaran, bayan evlendiği vakit her şeyden arınır ve evlendiği erkeğin ‘malı’ olur”
Bu düzenlemelerin pratikte yer aldığını kaydeden Sarıhan, “Bir bayan bekarlık soyadıyla tanınmışsa aslında onu kullanır ya da evlenip boşandıktan sonra bile o soyadla tanınmışsa onu kullanmayı sürdürebilir. Bu klâsik bir olgudur, yani hukuksal bir durum değildir. Artık bunu hukuksal bir biçime getirmek aslında rastgele bir fikri olmayan bayanları yok kararında görmek, o bayanların kendi aile soyadlarını ya da istedikleri soyadı taşımalarına mani olmaktır. Bu pürüz oluşun altında aslında bayanın hiçliği anlayışı da yatıyor. Bu anlayışa nazaran, bayan evlendiği vakit her şeyden arınır ve evlendiği erkeğin ‘malı’ olur. Bu türlü bir düzenlemeye bayan örgütleri olarak hiçbirimizin olur vermeyeceği açıktır” diye konuştu.